Ricky Gervais’ten Mutlaka İzlemeniz Gereken Bir Kara Komedi: After Life Konusu ve Oyuncuları

2019’da başlayan kara komedi türündeki After Life ‘ın yazarı ve yönetmeni Ricky Gervais, tüm seri boyunca bu sorunun çevresinde dolanıp duruyor: Hayatta en değer verdiğimiz, en sevdiğimiz ve en güvendiğimiz kişi vefat ettiğinde, yaşamaya nasıl devam ederiz? Nasıl tekrar mutlu olabiliriz ya da mutlu olmak şans eseri insana bir kez uğrayan bir hediye midir?

 

Şu ana dek iki sezonu yayınlanan dizi, tüm dünyada milyonlarca kişi tarafından izlendi. Yakında gelmesi beklenen üçüncü sezon haberiyle de heyecan artmaya devam ediyor. Gelin bu 12 bölümlük kara komediyi birlikte inceleyelim!

 

After Life Konusu

Spoiler dediğimiz hadise bu dizide yok! En azından ilk bölümlerde. Sebebiyse dizinin ilk dakikasında verilecek en büyük spoilerı dizinin kendisinin vermiş olması. Başkarakterimiz ve dizi boyunca takip ettiğimiz Tony Johnson’ın eşi Lisa, ne yazık ki meme kanserinden hayatını kaybeder. Tony, çok sevdiği ve adeta hayatının merkezinde olan eşinin kaybından sonra, ne yapacağını nasıl yaşayacağını bilemez bir halde günlük hayatında sürüklenmektedir. Çevresindeki dostları ve tanıdıkları, onu hayata çekmeye çalıştıklarında da karşılaştıkları ilk tepki ‘’ Bunun amacı ne ki? ‘’ olur.  İşte tam da bu noktada dizi, pek çok aynı konulu dizinin göstermediği bir gerçekçilikle, aslında en sevdiklerimizi kaybettikten sonra bile, yaşamak istediğimizi ama belki de suçlu hissettiğimizden ( sebeplerden çok uzak olsak da) bunu bir türlü başaramayaşımıza değiniyor.

 

After Life İnceleme: Yas Tutarken Perdeleri Açmayı Öğrenmek

Dizinin ilk sezonunda hâkim olan arayış, çoğunlukla bizi hayata bağlayan kişiler hakkında oluyor. Tony, en büyük dostum dediği eşi Lisa’nın vefatından sonra intihara meyilli olduğunu sıklıkla dile getirir. Kayınbiraderi başta olmak üzere çevresindekiler, onun neden bu şekilde düşündüğünü ya da hissettiğini doğrudan olmasa da, bir şekilde öğrenmek için çabalarlar. Bu da aslında Tony’nin duygularını açması ve böylece asıl hissettiklerini dile getirebilmesini sağlar.

Tabii tüm bunlar yaşanırken, Ricky Gervais’in kimi zaman ekran karşısında bizleri yerin dibine sokan tuhaflıkları da olmuyor değil! Aksine, Gervais, izleyiciyi en rahatsız eden muhabbetlerle karşı karşıya bırakarak, gündelik hayatta her birimizin başvurduğu beyaz yalanları ortaya çıkarıyor. Pek çok kişinin aksine Tony, artık boş muhabbetlere katlanamıyor ve etrafta olup biten saçma durumlarda, tıpkı hepimizin vermek istediği tepkileriyle bir nevi seyircinin sesi oluyor.

Dizi, hayatta başa gelen zorlukların aslında onun bir parçası olduğunu ve sabah uyanıp perdeyi açtığımızda, her birimizin belki de mikroskobik bir umutla yeni güne başladığımızı da gözler önüne seriyor. Evet, postacı kimi zaman mektuplarınızı kapıdan içeri atmamakta diretebilir ya da acıyıp iğrendiğiniz bir uyuşturucu bağımlısıyla tahmininizden daha fazla ortak noktanız olabilir. Ama tüm bunlara rağmen, her gün uyanıyoruz ve perdelerimizi açıyoruz. Ve bunun önemi büyük!

 

After Life Künye

2019 yılında Ricky Gervais’in yarattığı diziyi, daha önce de pek çok kez yönetmen koltuğunda gördüğümüz Gervais yazıp yönetiyor. IMDb puanı 8.4/10 olan dizinin şu ana dek iki sezonu yayınlandı ve üçüncü sezonu için kısa bir teaser da yayında!

Her bölümün ortalama 30 dakika olduğu After Life dizisinin her sezonun da altı bölüm bulunmakta. Her bölümün sonunda tadı damağınızda kalan bir bölüm hissiyatı bırakan dizi, Gervais’in usta replikleriyle size bir sonraki bölümü izleme isteği veriyor. Şimdi gelin bu enfes İngiliz kara komedisindeki karakterlere bakalım!

 

After Life Oyuncuları

• Tony Johnson: Ricky Gervais 
• Matt: Tom Basden 
• Emma: Ashley Jensen   
• Tony’nin psikoloğu: Paul Kaye   
• Postacı Pat: Joe Wilkinson 
• Lenny: Tony Way   
• Roxy/ Daphne: Roisin Conaty   
• Kath: Diane Morgan   
• Sandy: Mandeep Dhillon 
• Anne: Dame Penelope Wilton   

After Life Karakter Analizleri

• Tony Johnson

Yirmi küsür yıldır evli olduğu eşini kansere kaybeden Tony, dizinin ilk bölümlerinde oldukça depresif ve geri kalan hayatıyla ne yapacağını bilemez bir insan izlenimiyle çıkıyor karşımıza. Tüm gün çevresindekilere intihara meyilli olduğunun sinyalini verirken (hatta bunu direkt dile getiriyor da diyebiliriz) bir yandan da iş yerinde, evinin önünde, parkta ya da hasta babasının kaldığı bakım evinde insanlarla gülünç ve gerçekçi sohbetlere girer. Eşi Lisa’nın ölmeden önce onun içinde kaydettiği videolarda sürekli bahsettiğinin aksine, Tony artık ‘’iyi’’ ya da ‘’başkalarını güldürmekten zevk alan’’ bir adam olmak istememektedir. Lisa olmadan hayatın bir önemi olmadığını sürekli tekrar eder ama zamanla içindeki acıyı bastırdığını fark eder. İş arkadaşları, ailesi ve küçük kasabadaki herkes aslında onun acı içinde olduğunu bilmektedir ve ona yardım ederler.

• Matt

Lisa’nın erkek kardeşi olan Matt, Tony ile aynı gazetede çalışmaktadır ve gazetenin müdürüdür. Bulunduğu ortamı her zaman yumuşatmaya çalışan Matt, Tony’nin aksine hayatta mutlu olunacak bir şey hep vardır düşüncesiyle hareket eder ve tam da bu yüzden Tony’nin sonsuz dalga geçmelerine maruz kalır. Ne yaparsa yapsın Tony’yi yalnız bırakmayan Matt, onu sürekli hayata katılmaya ve yaşamaya devam etmeye zorlar.

• Emma

Tony’nin hasta babasına bakımevinde bakan bir hasta bakıcı olan Emma’yı ilk olarak Tony’nin babasını ziyaretinde izliyoruz.  Emma’nın, babasına karşı şefkatini anlamsız bulan Tony, sürekli bunu dile getirir ve Emmayı sinirlendirmeye çalışır ama Emma sakince bu davranışın boşuna olmadığını anlatarak Tony’yi bir nevi ikna eder. Serinin ilerleyen bölümlerinde Tony ile ilişkisi de gelişen Emma, işini iyi ve severek yapan bir hasta bakıcı olarak Tony’nin hayatında olumlu değişimler yapar.

• Tony’nin Psikoloğu

Diziye komedi unsurunun girdiği en belirgin nokta Tony’nin psikoloğuyla yaptığı konuşmalardır. Soruya soruyla karşılık veren psikolog, çoğu zaman hiç de profesyonel olmayan yorumlarda bulunarak Tony’yi deyim yerindeyse gıcık eder.

• Postacı Pat

Tony’nin günlük rutininin bir parçası olan Postacı Pat, sakin ve umursamaz tavırlarıyla Tony ile sürekli küçük atışmalara girer ve Tony’yi sinir ederken bizi güldürür.

• Lenny

Tony’nin çalıştığı gazetede fotoğrafçılık yapan Lenny, sürekli patates kızartması yemesi ve kalın ensesiyle Tony’nin sürekli alay etmesine izin verir. Sadık ve iyi bir arkadaş olan Lenny, Tony her ne kadar laf etse de, onun yanından ayrılmaz ve onu hayata çekmeye çalışır.

• Roxy/ Daphne

Tony’nin hayatına birden bire giren Roxy, aslında bir sex işçisidir ve Tony her ‘’ hayat kadınlığı’’ dediğinde onu düzeltmekten çekinmez. Kendine güveni tamdır ve Tony’ye hayatına çeki düzen vermesi konusunda yardım eder.

• Kath

Gazetede çalışan ve Tony ile sürekli çatışan Kath, asla pes etmeyen ve lafını esirgemeyen bir kişidir. Gazetedeki hareketli dinamiğin ayrılmaz bir parçası olarak dizi boyunca bizi güldüren ve takdirimizi alan karakterlerden biridir.

•  Sandy

Gazetede çalışmaya yeni başlayan hevesli bir karakter olarak karşımıza çıkan Sandy, dizide bir nevi izleyici olarak bizi temsil eder ve etrafta olup bitenleri sakince izler. Tony’nin kendini kötü gösterme çabalarına rağmen, onu örnek alır ve ilgi çekici haberler yazmak için ondan her şeyi öğrenmeye çalışır.

• Anne

Tony’nin mezarlıkta tanıştığı Anne de eşini kaybetmiştir ve sık sık mezarlığa gelip eşiyle konuşmaktadır. Zamanla Tony ile arkadaş olan ve ona tavsiyeler veren Anne, aynı zamanda Tony’nin hayatındaki anne rolünde de konuşur. Kimi zaman ona kızar ya da açıkça yanlış düşündüğünü söylemekten çekinmez. Yapmacıklığa ve samimiyetsizliğe katlanamayan Tony için oldukça keyifli bir durumdur bu. Anne, Tony’ye eşini kaybettikten sonra da insanın hayata devam edebileceğini gösterir.

https://youtu.be/eIGGKSHMQOM

Bu içerik de ilginizi çekebilir: Cilt Lekeleri İçin Doğal Maske Tarifleri