Prensesler Gibi Flört Edin!
Çocukluğumuzun masalları hep mutlu sonla bitti, prensesler her zaman “sonsuza dek mutlu” yaşamayı bildi. Peki ama nasıl? Yaşadıkları maceralar her ne kadar masum ve plansız görünse de aşık olmaktan daha fazlasını yapıyorlardı. Tabi bunu yeni fark ediyoruz! Evet, Disney prensesleri kesinlikle rekabeti ortadan kaldırmak için bazı ciddi flört stratejileri kullandılar ve işte onlardan öğrenebileceğimiz veya ödünç alabileceğimiz bu yöntemler:
- Külkedisi: Kendinizi Ağırdan Satın
Külkedisi aptal değildi, bu kesin! Ortadan kaybolmak ve prensin onu tekrar kollarında tutma özlemini körüklemek için kesinlikle mükemmel bir zamanlama seçti! Kalsaydı, kimsesiz bir hizmetçi olduğu ortaya çıkacaktı ama bunun yerine gizemli bir güzel olmayı ve tüm krallıkta prensin peşinden koşan değil, onu peşinden koşturan tek kadın olmayı seçti.
Hemen hepimiz maceraları, belirsizliğin hiçbir şeye benzemeyen tadını ve meydan okumayı severiz. Flört etmeyi bu kadar eğlenceli kılan da budur. Bu macera duygusunu kaybetmek, ilişkilerin bir rutine dönüşmesine neden olur!
İdeal senaryo? Ona ondan hoşlandığınızı gösterin, dürüst olun, kendiniz olun ama bütün gün telefon başında oturup aramasını beklediğinizi düşünmesine izin vermeyin. Tüm gününüzü onun programına göre yeniden düzenlemeyi teklif etmeyin, bunun yerine size uygun bir zamanda görüşmeyi önerin. Ve kendinizi, tüm yaşam hikayenizi hemen anlatmak zorunda hissetmeyin.
- Pamuk Prenses: Erkek Arkadaşlarınızdan Vazgeçmeyin
Etrafında bu kadar çok erkek arkadaşı (yedi cüceler) olmasının Pamuk Prenses’in başarısıyla bir ilgisi olabilir. Gerçek hayatta, bu ilk başta biraz rekabet ve kıskançlık yaratsa da denenebilir bir flört stratejisi gibi görünüyor.
Flört uzmanları, çok erkek arkadaşı olan kadınların daha sosyal olduklarını, erkek-kadın farklılıklarını daha kolay aşabildiklerini ve arkadaşlık ve romantizm arasında net bir çizgi çizebildikleri için daha sadık olduklarını söylüyor.
Prensiniz ilk başta kendini biraz tehdit altında hissedecek, ancak “erkek mürettebatınız” ile tanıştığında ve onların gerçekten sadece arkadaşınız olduğunu anladığında, kabul edecek ve kim bilir, belki kendisi de onlarla arkadaş olacak ve buna bayılacak.
- Küçük Deniz Kızı: Daha Az Konuşun, Daha Çok Beden Dili Kullanın
Onun kalbini kazanmak için çok konuşkan olmanıza veya sırf sözel becerilerden yoksun olduğunuz için gergin olmanıza gerek yok! Ariel hiç konuşamadı ve yine de istediğini elde etti.
Sırrı mı ne? Vücut dili! Çoğu insan beden diline fazla dikkat etmez ve aslında kelimelerden daha etkili olabileceğinin farkında değildir. Neredeyse ilkel seviyede iletişim kurmayı öğrenmek aslında işleri çok daha kolaylaştırabilir. Ayrıca, utanç verici bir şey söylediyseniz diye bir kayanın altına girmek veya zamanınızı ondan kaçmaya çalışarak geçirmek zorunda olmadığınız anlamına gelir. Çünkü müstakbel prensiniz bunun sevimli olduğunu bile düşünebilir.
- Jasmine (Aladdin): Gerçek Aşk Önyargısızdır
Her insan özeldir, sevilmeyi hak eder ve karşılığında verecek bir sürü sevgiye sahiptir. Asla “Ah, olamaz, bu adam için fazla iyiyim” diye düşünmemelisiniz ya da “Bu adam benim için fazla iyi” diye. Bunun ana flört stratejilerinizden biri olmasına izin verin ve gerçek maceranın ortaya çıkışını izleyin! Elbette, hiçbir ortak noktanız olmayan insanlarla tanışacaksınız ama bunu bilmek için önce onlarla konuşmanız ve az da olsa vakit geçirmeniz gerekir.
Jasmine, “Benimle konuşmaya nasıl cüret edersin?” diye soranlardan biri olsaydı, Aladdin ve Jasmine sonsuza kadar mutlu olabilir miydi? Aşırı şişirilmiş egoları ve süper sahte tavırları olan kadınlardan biri olmayın!
- Belle: Ham Elmas Hala Pırlantadır
Bir canavarı prense dönüştürmek sadece masallarda işe yarar ve bunu evde denememenizi şiddetle tavsiye ederiz! Bir canavar her zaman bir canavar olacaktır, burada çok fazla flört stratejisi uygulanamaz ve onu olmayan bir şeye dönüştürmeye çalışmak size çok fazla acı verebilir.
Ham veya kesilmemiş elmaslar elbette tamamen farklı bir şey, bu yüzden tatlı, gerçek ve onu biraz “parlatmanıza” izin vermeye istekli bir adam bulursanız, prensiniz için harcadığınız çaba buna değer.
Rapunzel: Kahramanların Bile Biraz Yardıma İhtiyacı Vardır
Yağmur yağdığında şemsiyeyi sizin için tutar, kapıları sizin için açar, sizi hala çok iyi tanımamasına ve en önemlisi gerçekten ısınmanızdan başka bir şey beklememesine rağmen gelip ısıtıcınızı tamir etmeyi teklif eder. Karşılığında bir fincan kahveyi çok görmemelisiniz!
Evet, bugünlerde kulağa pek hoş gelmeyebilir ama inanın bize, hiçbir şeyin üstesinden gelemeyen saldırgan adamlar yerine ejderhalar, kötü büyücüler ve korkunç devler bile imdadınıza yetişebilir.
Korkusuz kahramanınızın da kesinlikle sizden biraz yardım almaya ihtiyacı var ve modern bir prenses olduğunuz için (ve modern prensesler genellikle halat olarak kullanılacak kadar uzun saç örgülerine sahip değiller) ona elinizi ve desteğinizi çekinmeden sunabilmelisiniz. Karşılığında özen, ilgi ve sevgi aldığınız sürece…
Uyuyan Güzel: Sizi Kurtarmasına İzin Verin
Uyuyan Güzel’in kesinlikle paylaşacak bazı ilginç flört stratejileri var ama biz sadece en önemlisine odaklanacağız; onun son derece istekli bir şekilde sizi öpmesine yardımcı olana. Üstelik sonsuza kadar kirpiğinizi bile kıpırdatmak zorunda kalmadan!
Modern erkekler hayatlarını birlikte geçirmek istedikleri kadınları seçerken oldukça seçici davransalar ve genellikle sıkıntılı tavırları olan kadınlara tahammül edemeseler de içlerinde yine de arada bir sizi “kurtarma” dürtüsü bulunur. Bunu yapmalarına izin vermelisiniz. Evet, her şeyi kendi kendinize halledebileceğinizi biliyoruz ama o etraftaysa ve yardım teklif ediyorsa, neden bu teklifi geri çeviresiniz ki? Kahramanınız olsun, günü kurtarsın ve o öpücüğü hak etsin!
Evet, Disney prenseslerinin kesinlikle kayda değer bazı flört stratejileri vardı ve birer tılsım gibi çalıştılar. Peki ama bu taktikler modern dünyada hala geçerli olabilir mi? Siz ne düşünüyorsunuz? Ya da belki modern prenslerin bu flört stratejilerine karşı bağışıklığı vardır, ne dersiniz?
Bu içerikler de ilginizi çekebilir: Gerçek Aşk Nedir? Gerçek Aşk Nasıl Anlaşılır?