Obur Terrare ve Korkunç Hikayesi: İnsan Eti ve Canlı Yılan Balığı Bile Yiyor!
Yazıda Neler Var?
Oburluk hakkında tarih boyunca birçok hikayeye rastlamışsınızdır. Ama Fransız Terrare’nın hikayesini duyunca hem şaşıracak hem de mideniz bulanacaktır. Hikayeyi ilk dünyanlar şehir efsanesi olarak görse de bu hikaye tamamıyla gerçek. Fransa’da yaşayan Terrare, oburluk lakabıyla ülkede nam salmıştır. Ama öyle bildiğiniz oburluklardan değil. Terrare, ne kadar yerse yesin açlığı bir türlü giderilemiyordu. Bu hikayenin mide bulandırıcı yanı ise Terrare’nın doymak için yılan balığından, kediye kadar her şeyi yemesidir. Peki Obur Terrare o yıllarda ne işle meşguldü. Obur Terrare, 1790’lı yıllarda Fransız Devrim Ordularında görevli askerdi. Doymak bilmez midesiyle orduda büyük nam salmıştır. Hatta Terrare bir oturuşta 4 kişilik yemek yediği biliniyordu. Bu hikaye hem iştahınızı kabartacak hem de Terrare’nın doymak için yediği yiyeceklerle midenizi bulandıracaktır.
Peki Terrare’nın hikayesi nasıl başladı. Günümüzde yeme bozukluğu her insanda görülmesi mümkün bir hastalıktır. Ancak Terrare’de görülen yemek bozukluğu hastalığının tarihte eşi ve benzeri bulunmamaktadır. 250 yıl önce yaşanan bu durum tıp tarihinde önemli bir yere sahip ve sürekli merak konusu olmuştur.
Obur Terrare Kimdir?
Obur Terrare, 1777 yılından Fransa’nın Lyon kentinde doğdu ve burada büyüdü. Herkes gibi normal bir dünyaya gözlerini açtı. Terrare’nın hayatında her şey 17 yaşında geldiğinde değişti. Obur Terrare bu yaşa geldiğinde artık doymak bilmeyen biri olarak kentte nam salmıştı. Bu kadar çok yemesine rağmen kilo almıyordu. Obur Terrare, bu iştahına ailesi daha fazla kaldıramadığı için sokaklarda yaşamaya başladı. Dilenerek, obur iştahını doyurmaya çalıştı. Sokaklarda yaşayan Terrare, cin fikirlilik yaparak oburluğunu sokak sanatına dönüştürmeye karar verdi. Sokaklarda insanların her verdiğini yiyerek, ortaya kendince bir gösteri çıkarmaya başladı. Çuval çuval elmalar, çantalar ve bozuk paralar da buna dahil.
Peki Obur Terrare, bu kadar yemesine rağmen nasıl gözüküyordu. Orta boylu, yapılı, kahverengi saçlı ve dişlerindeki lekeler ve sarkan yanakları belli oluyordu. Terrare’nın fiziksel özellikleri yemek yemeğe başladığında değişiyordu. Ağzı ve yanakları bir timsah gibi kocaman açılıyordu. Bir söylentiye göre yediği şeyleri çiğnemeden yutuyordu. Yiyince uykusu gelen Terrare, sarhoş gibi uykuya dalıyordu. Ancak Terrare’nın iştah fazla iştah sahibi olmasının kötü yanlarından biri de, yediği yiyeceklerden ötürü kötü kokması. Bu yüzden Obur Terrare ile izleyenler arasında mutlaka 5 metre mesafe oluyordu.
Üzerinde Sıra Dışı Bir Deney Yapıldı
Obur Terrare askerlik yıllarında ise o kadar yemesine rağmen çelimsiz duruyordu. Sürekli yorgun görünüyor, dikkati ise hemen dağılıyordu. Bu durum ise komutanları tarafından pek hoş karşılanmıyordu. Bu yüzden Terrare’nın ordudan atılması düşünülmüştü. Çekimsiz bir askerin orduya bir katkı sağlayamayacağı, ordunun kaynaklarının boşa harcanacağı düşünülüyordu. Ancak ordudaki hekimler, onu askerden atmayacak kadar önemli olduğunu düşündüler. Terrare, 1792 yılında Birinci Koalisyon Savaşı’nda görev alan askerler arasında yer alıyordu. Savaş sırasında askerlerin artıklarıyla beslenerek karnını doyurmaya, açlığını bir nebze de olsa bastırmak istiyordu. Ancak bu beslenme onun için yeterli olmadı ve çeşitli rahatsızlıklar yaşamaya başladı. Bu nedenle revire giden Terrare, burada Dr. Pierre-François Percy ile tanıştı. Bu tanışmayla birlikte Dr. Pierre-François Percy, Terrare’yi ölümüne kadar takip etmeye başladı. Doktor Percy, ilk olarak Terrare’nın ne kadar yiyebileceğini test etmeye başladı. İlk deneyde Obur Terrare, önüne konan 15 kişilik bir yemeği dakikalar içerisinde tüketti. Başka doktorlarında vakaya katılmasıyla deneyler sürdü.
O dönemde birçok hayvan denek olarak kullanılıyordu. Obur Terrare bazı hayvanları canlı olarak tüketebiliyordu. Deneye devam eden doktorlar, Terrare’nn önüne canlı bir kedi koydu. İnanılmaz bir şekilde Terrare onu yedi. Doktorlar tarafından yapılan bu deneyler ise kayıt altına alındı ve bu kayıtlar günümüze kadar ulaştı. Zamanla canlı köpek ve yılanlarda deneye dahil edildi. Bu deneylerde ise ilginç olaylar yaşanmaya devam etti. Terrare, yılan balığını çiğnemeden bir lokmada yuttu. İşte akıl almaz fikir bu deneylerden sonra ortaya çıktı.
Fransa Ordusu İçin Gizli Bilgileri Taşımak İçin Görevlendirildi
Terrare’nın yeme hastalığı askeriyede fırsata çevrilecekti. Savaş durumunda olan Fransa’ya bu hastalık ne gibi bir zarar sağlayacağı ise merak konusu olmuştur. Terrare’den içinde not bulunan bir ahşap kutuyu yenmesi istendi. İşte önemli nokta burada ortaya çıkıyor. Kutunun içinde savaş sırasında gizli tutulan bir bilgi bulunuyordu. Terrare’nın yediği kutuyu çıkarmasıyla notun okunur olduğu görüldü. Artık Terrare gizli bir ajan olarak kullanılmaya başlandı. Obur Terrare, Fransa için savaş döneminde gizli bilgileri yiyerek taşımaya başladı. Ancak yedikleri nedeniyle çevreye yaydığı iğrenç koku nedeniyle yakayı ele verdi. Düşmanalar suçunu itiraf etmesi için Terrare’yi saatlerce dövdü ve notu almak için saatlerce uğraştı. Ancak Terrare’deki notun sahte olduğunu düşmanlar bilmiyordu. Prusya ordusu komutanı, Terrare’nın idam edilmesine karar verdi. Ancak komutanların haline acımasıyla, bir daha ajan olmamak şartıyla Terrare, Fransa ordusunu teslim edildi.
Morgda Bulunan Cesetleri Bile Yiyordu
Terrare’nın iştahı nedeniyle birçok şeyi yediği biliniyordu. Ancak bunlardan en mide bulandırıcı olanı morgdaki cesetleri yemesidir. Terrare’nın oburluğu bir türlü kontrol altına alınamıyordu. Birçok deney ve incelemelerde bulunan Doktor Percy, bu hastalığı herhangi bir çare bulamamıştı. Geceleri sokağa kaçan Obur Terrare yiyecek bir şeyler arıyor, sokaktaki kedi ve köpeklere saldırmaya başlamıştı. Hatta hastanedeki kan torbalarını bile içiyordu. Bazen de morga girerek, ölüleri bile yemeğe başladı. Daha sonra hastanede bir bebeğin kaybolmasından sorumlu olan Terrare, hastaneden kovuldu. 4 yıl sonra tekrar hastaneye döndü. Hastanede geçirdiği sürede ağır bir ishal hastalığına yakalanan Terrare, 26 yaşında hayatını kaybetti.
Bu içerik de ilginizi çekebilir: Mutlaka İzlemeniz Gereken En İyi Aamir Khan Filmleri