Ed Stafford Kimdir? Kaç Yaşında, Evli mi? Ed Stafford Programları Kurgu mu?
Yazıda Neler Var?
Onu izlerken heyecanlanmamak mümkün değil! Açlık, hava koşulları ve yabani hayvanların olası saldırı riskine karşı ilham veren hayatta kalma deneyimlerinde hem çok şey öğreniyor hem de ikonik gülümsemesine önlenemez şekilde biz de kapılıyoruz… Ed Stafford, hayatını adadığı maceraların peşinden koşarken biz de onun peşine takılıyor ve havada, karada, denizde ve hatta belki de uzay boşluğunda nasıl hayatta kalmaya devam edebileceğimize dair maden değerinde bilgiler öğreniyoruz.
Akşam yemeği için minik bir fareye minnettar olmaya, çamurlardan içme suyu süzmeye ve başınızı bambu dallarına yaslamaya hazırsanız; birlikte doğaya meydan okumaya gidiyoruz!
Ed Stafford Kimdir? Ed Stafford Kaç Yaşında?
Kendisini genellikle dağlara tırmanıp, nehirleri aşarken gördüğümüzden dolayı özel hayatıyla ilgili ortalıkta çok fazla bilgi bulunmuyor. Elimizde 26 Aralık 1975 doğumlu olduğu, İngiliz kökenli ve eski ordu mensubu olduğuna yönelik bilgiler mevcut. Newcastle Üniversitesi coğrafya bölümünden mezun olduğunu da ekleyelim. Ayrıca dünyalar güzeli bir eşi, daha şimdiden babasının izinden gitmeye meraklı bir oğlu ve ikiz prensesleri var.
Stafford’un bir kâşif olduğunu söylememize gerek bile yok… Ayrıca deneyimlerini yazarak paylaşmayı da seviyor. Onu izlemek kadar okumak da çok heyecanlı! Amazon Nehri’ni yürüyerek, evet yanlış okumadınız yürüyerek geçmeyi başaran ilk ve tabii ki tek kişi. Guinness Rekorlar Listesi de ebetteki bu başarıya kayıtsız kalmadı. Bir insan bedeni daha fazla nasıl meydan okuyabilir ki?
Ed Stafford ile ilgili çarpıcı olan nokta ise ailesiyle ilgili. Küçük Ed, onu büyüten ailesi tarafından aslında evlat edinilmiş. Yetişkin olduğunda ise kardeşinin de yardımı ile biyolojik ailesini aramaya girişmiş. Bir röportajında, onu dünyaya getiren ailesine herhangi bir noktada ihtiyacı olmadığını ama onlarının kim olduğunu yine de bilmek istediğini ifade etmişti. Ona göre bunu bilmek istemek insan doğasına ait bir şey ki son derece haklı…
Mutlaka İzlemeniz Gereken Ed Stafford Programları
Stafford 2011 yılından beri pek çok başarılı belgesel nitelikli programa imza attı. Bilgisi, soğukkanlılığı ve tabii ki sempatikliği ile ünü ve izleyici kitlesini de gün geçtikçe arttırmayı başararak, benzer formattaki rakiplerinden sıyrılmayı başardı. Elbette yaptığı tüm işler son derece kaliteli ve bu yüzden bize kalırsa her birini de izlemelisiniz ama eğer hangisinden başlamanız gerektiği ile ilgili küçük bir tavsiye isterseniz buyursunlar:
- Ed Stafford ile Sokakta 60 Gün
- Ed Stafford ile Adada 60 Gün
- Ed Stafford: Yaban Macerası
- Ed Stafford ile Kurtuluş Öyküleri
- Ed Stafford: Bilinmeyene Yolculuk
Ed Stafford Gerçek mi Kurgu mu?
Bilirsiniz kameralar söz konusunda olduğunda gerçekliğe güvenmek son derece zordur. Her ne kadar belgesel kategorisinde formatlar hazırlıyor olsa da günün sonunda reyting de büyük önem teşkil ediyor. İşte hem bu sebeple hem de akıl almaz sınırların zorlanması ve komplo teorilerine açık minik kapılar olması sebebiyle Ed Stafford programlarının kurgudan ibaret olduğuna inanan bir grup izleyici de mevcut.
Peki ya gerçek nedir? Kahramanız idrarını içtiği sahnede şeftalili ice tea yudumluyor, yağışlı ve tehlikeli ormanlarda yaptığı barakasında, kameralara birkaç dakika poz verdikten sonra geceye bir otelde devam edip, konforlu bir uyku çekiyor olabilir mi?
Elbette olabilir, ama bize sorarsanız “Ed Stafford programları kurgu mu?” sorusunun cevabı kesinlikle hayır! Çünkü kendisi “bu işlerde de çok para varmış ya, biz de bu program /belgesel falan işlerine girelim” tarzında bir insan değil. Tüm bunları yapabildiği ve deneyimlerini daha fazla kişiyle paylaşıp, ilham olabilmek için hayata geçiriyor. Yani kameraya kaydedilen bir aktör olmak için değil.
Stafford, hem mental hem fiziksel hem de donanımsal olarak izlediğimiz her şeyi gerçekten de yapabilecek biri… Yaptığı tek şey doğanın sunduğu her türlü zorluk ve bilmeceye karşı mücadele edip, hayatta kalmaya çalışırken kameranın “on” tuşuna basmak…
Ed Stafford Gerçekten Yalnız mı?
Programları izlerken gördüğümüz kamera açıları, kurgu söylentilerini arttıran ögelerin başında geliyor. Hem de tabii bazen öyle şeyler yapıyor ki “kesin ip var” demekten kendimizi alamıyoruz. Madem o adalarda, savanalarda tek başına; nasıl kendisini böyle çekebiliyor? Ayrıca tamam; meydan okuma, adrenalin falan ama bu adam hiç mi bir kenarda ölürüm kalırım da aslanlar, kaplanlar beni yer diye korkmuyor? Çoluğunu çocuğunu hiç mi düşünmüyor?
Hemen cevaplayalım. Öncelikle, göreve başladığı alanda tamamıyla yalnız. Çekimleri de bizzat kendisi yapıyor. Onu farklı açılardan görebilmemizi sağlayan şey; bölge kameraları ve drone’lar. Buna karşın kendisine hava ya da deniz yoluyla ulaşabilecek bir acil durum destek ekibi bulunuyor. İşler yolunda gitmediğinde, tıbbi bir sorun yaşandığında ya da hayvanlar tarafından saldırıya uğradığında bu ekip çok kısa sürede Stafford’un bulunduğu bölgeye ulaşarak duruma müdahale ediyor.
Ed Stafford Zengin mi? Solucan Falan Yiyor ama Günün Sonunda İyi Kazanıyor mu?
Siz parayı düşünmeyi bırakırsanız, bir noktada para sizi düşünür… Stafford yaptığı işi seviyor (ve hatta iş olarak dahi görmüyor) ayrıca çok da emek veriyor. Eee haliyle kendisine dönen kazanç da tatmin edici oluyor. Hoş bize sorarsanız, bu korkusuz adam için az bile ama söylenene göre serveti yaklaşık olarak 2 milyon dolar civarındaymış.
Nice 2 milyon dolarlara Stafford! Kazandıklarınla kendine bolca “Şampiyonların Kahvaltısı” ısmarla!
Bu içerik de ilginizi çekebilir: İkinci El Kralları