Darwin’in Evrim Teorisi Nedir?
1859 yılında Charles Darwin adlı bir bilim insanı dünyayı derinden sarsacak, sağlam temellere dayanan bir teori ortaya koydu. Bunun adı “Evrim Teorisi “ydi. Onu önemli yapan şey bilim dünyasındaki ilk kıvılcımı ateşlemesiydi. Yayımladığı “Türlerin Kökeni” adlı kitapta büyük bir değişime yol açtı ve teori önü alınamaz şekilde çığ gibi büyüdü. Şimdi ise bu devasa teori 163 yaşında. Şimdi gelin hep birlikte Darwin’in Evrim Teorisi ’ni biraz inceleyelim.
Aslında günümüzden bakılınca bu teori ilk ortaya çıktığında oldukça hatalıdır. Özellikle genetik ve popülasyonların genişlemesi konusunda Darwin’in hatalı birçok bulgusu vardır. İşte bilimin de güzel yanı budur. Bizler onun açtığı kapıdan geçerek büyük bir gerçeğin keşfedilmesini sağladık. Onun bilgilerini evrimsel biyoloji için bir dayanak olarak kullandık ve zaman içerisinde bulduğumuz yeni bulgularla bu teoriyi oldukça genişlettik. O tarihten bugüne kadar sayısız deneyle gördüğümüz her canlı üzerinde bu teoriyi gözlemledik. Teorinin geçerliliğini matematiksel olarak ispatladık, bilgisayar simülasyonları ile doğruluğu test ettik. Dünyada bulduğumuz tüm fosilleri karşılaştırdık ve evrimsel sürecin öngördüğü her şeyi doğruladık. Farklı farklı birçok yeni hipotez ürettik. Bazıları deney ve gözlem yardımı ile doğrulandı, bazıları ise çürütüldü. Ancak hepsi bu teorinin gelişmesine ön ayak oldu. Evrim Teorisi ’nin şu anki hali Darwin’in öne sürdüğü teorinin yanında çok karmaşık olarak görünmektedir. Darwin şu an bunu görebilseydi kendi teorisi olduğunu bile anlayamayabilirdi. Fakat yine de evrimin özünü anlayabilmemiz ve anlatabilmemiz için bizlere çok değerli bir miras bıraktı. Onun harcadığı bu büyük emeği ve fedakarlıkları göz ardı edemeyiz.
Charles Robert Darwin’in Hayatına Kısa Bir Bakış
Darwin, 12 Şubat 1809’da İngiltere’de zengin bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluk yıllarında ruhban sınıfından olmayan bir Hristiyan olarak yetiştirildi. Fakat ailesi modern ve açık fikirliydi. Dedeleri aydınlanma ve sanayi çağının önemli isimlerindendi. Babası bir doktordu. O da babasının izinden giderek Edinburg Üniversitesi’nde tıp eğitimine başladı. Darwin, evrim fikrine en yakın olan kavramlardan biri olan transmutasyon ile burada tanıştı. Fakat o doktor olmak istemediğini fark etti. Okulunu yarıda bırakarak Cambridge Üniversitesi’nde Teoloji okumaya başladı. Burada daha çok boş zamanı vardı ve asıl ilgisinin olduğu biyolojiye burada devam edebilirdi. 1831 yılında mezun olduktan sonra hayatının fırsatı karşısına çıktı. Cambridge Üniversitesi’ndeki hocası, onu bilimsel gözlem yapmak için dünyayı dolaşacak olan HMS Beagle gemisine natüralist olarak gönderdi. 5 yıl boyunca bu gemi ile dünyayı gezdi. Birçok canlı türünden örnekler topladı ve gezdiği kıtalardaki jeolojik yapıyı inceledi. Gemi 1835 yılında Galapagos Adaları’na ulaştı. Darwin burada saka kuşları, kaplumbağalar ve alaycı kuşlar üzerine gözlemler yaptı. 1838’de bulgularını derleyip evrime dair fikirlerini geliştirmeye başladı. Transmutasyonun nasıl işlediğini görmüştü. Çevresine adapte olan canlıların daha uzun yaşadıklarını fark etmişti. Bu yüzden ona göre evrim “doğal seçilim” yoluyla olmalıydı. Uzun yıllar boyunca bulgularını geliştirdi, detaylandırdı ve düzenledi. Temmuz 1858’de dünyada çığır açacak olan Evrim Teorisi’ni açıkladı. Teorinin açıklanmasından bir yıl sonra ise Darwin teorisini kitaplaştırdı. Tam adı “Doğal Seçilim Yoluyla Türlerin Kökeni” olan büyük eseri yayımladı.
Darwin’in Evrim Teorisi ’nin İlkeleri
- Doğal Seçilim
Doğal seçilim, evrimin ana mekanizmasıdır. Kısaca anlatmak gerekirse doğal seçilim, bir organizmanın soy hattının zaman içerisinde çevresine adapte olmasıyla değişimidir. Ortaya özellikleri nesilden nesle aktarmasıdır. Yeni nesilde doğan yavrular, kendi ebeveynlerinden çok ufak bir farklılıkla doğar. Bu değişim bazen avantaj bazen de dezavantaj sağlar. Eğer bu avantaj hayatta kalmasını sağlarsa böylece genlerini diğer nesillere daha kolay aktarır. Bir sonraki nesilde bunu bir avantaj olarak kullanacağı için uzun bir zaman sonra evrim gerçekleşir.
- Ortak Ata
Darwin, tüm canlı türlerinin aslında bir ortak atadan farklılaştığını söylemektedir. Tüm türlerin tek bir atadan gelmek zorunda olduğunu düşünür. Bu yüzden tüm türlerin birleştiği “Evrim Ağacı” kavramını bilime kazandırmıştır.
- Kademeli Evrim
Kademeli evrime “adaptasyonculuk” da diyebiliriz. Darwin’e göre evrim bir anda gerçekleşmez. Tüm canlıların basit, ufak ve uzun bir süreçten geçerek evrimleştiğini söyler.
- Popülasyon Genetiği
Popülasyon genetiği ismi, bu kavrama onun ölümünden 10 yıl sonra verilmiştir. Çünkü Darwin’in yaşadığı dönemde genetik ve DNA daha keşfedilmemişti. O bunu popülasyon içi karakter değişimi olarak adlandırmıştır. Bir türde bulunan spesifik özelliklerin popülasyon içindeki diğer nesillere aktarılmasıdır.
Bu içerik de ilginizi çekebilir: Mesir Macunu Cinsellik İçin Sahiden De İşe Yarıyor mu?